Alacak Davası ile İlgili Kararlar


T.C.

KONYA

1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO      : 2011/… Esas

KARAR NO  : 2011/….

HAKİM           : H.T.  32289

KATİP           : E. Z. 145522

DAVACI        : D. P. - Kale Köyü Selçuklu/ KONYA

VEKİLİ           : Av. A. Ö.  Kürden Mah. Meram Yeni Yol Cad. No: 254 Meram/ KONYA

DAVALI         : İ.SİGORTA A.Ş. - Kısıklı Cad. No:243/A K-1 Kırıkhan/ HATAY

VEKİLİ           : Av. F. R.L. - M. Muzaffer Cad. 56/204 Merkez/ KONYA

FERİ MÜDAHİL       : M.B. FİNANSMAN TÜRK A.Ş -  Zincirlikuyu Kore şehitleri Caddesi Miktar Ulu ünlü Sokak No:23 K:3 Sarıyer/ İSTANBUL

VEKİLİ           : Av. G. Y. -    Zincirlikuyu Kore şehitleri Caddesi Miktar Ulu ünlü Sokak N:23 K:3 Şişli Sarıyer/ İSTANBUL

DAVA                                    : Alacak

DAVA TARİHİ                       : 13/07/2011

KARAR TARİHİ                   : 11/10/2011

KARARIN YAZILIŞ TARİHİ : 21/10/2011

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin müddebbir bir tüccar olduğunu ticari işletmesinin gereği olarak Daini mürteini daimler C. Finansman Türk A.Ş ve ruhsat sahibi müvekkili olan 42 … 1… plaka nolu 4…………. motor nolu  N…..B 37…………. şasi nolu M. marka çekici cinsindeki aktik beyaz renkli aracı araç filosuna kattığını, aracın filoya katılması sebebiyle araç üzerinde ki oluşacak olası riskleri güvence altına almak için davalı İ.Sigorta A.Ş ile 12/10/2006 tarih saat:13:50 de bir yıl süre ile 9….. nolu acenta aracılığı ile 13……..Y-0 poliçe nolu kasko sigorta poliçesini yaptırdığını, söz konusu aracın kimliği belirsiz kişi veya kişilerce çalındığını meydana gelen bu olay nedeniyle 52…….. dosya numarası ile sigorta şirketine haber verildiğini, olay üzerinden 5 ay gibi bir süre geçmiş olmasına rağmen davalı tarafça müvekkiline karşı olumlu yada olumsuz herhangi bir bilgi verilmediğini, müvekkilinin davalı tarafa Konya 2. Noterliğinin 24 Nisan 2007 tarih ve 8……yevmiye nolu ihtarı ile yükümlülüğün yerine getirilmesini istemiş fakat herhangi bir gelişme olmadığını tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla daini merteini daimler C.Finansbank türk A.Ş. ve ruhsat sahibi müvekkili olan 42 1…. plaka nolu aracın kasko poliçe bedelinden doğan 20.000,00-TL nin davalı yanın tamamen kusurlu hareketi ile süresinde poliçe bedelini ödememesi nedeni ile meydana gelen 5.000,00-TL kar mahrumiyetinin toplamda 25.000,00-TL nin olay tarihi olan 29.12.2006 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ihbar yükümlüğüne aykırı davrandığını ve kasden gerçeğe aykırı beyanla tazminat talebinde bulunduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile talep edilen miktara itiraz ettiklerini zira Kasko sigortası genel şartlarının 3.3.1.4 maddesine göre aracın çalınması halinde sigortacının azami sorumluluk haddini geçmemek üzere, aracın çalınma günündeki değeri ödenir ibaresi edeniyle talep edilen miktarın davacının haksız zenginleşmesine sebep olacağını, kar mahrumiyeti talebinin de teminat kapsamı dışında olduğunu, talep edilen faize ve başlangıç tarihine itiraz ettiklerini tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama neticesi davanın kısmen kabulü ile 115,000,00 TL 01,05,2007 tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont faizi ile tahsiline karar vermiştir. Mahkememizce verilen bu karar temyiz edilmekle  Yargıtay 17. Hukuk dairesi  26,10,2010 tarih 2010/…. esas, 2010/….. karar sayılı ilamı ile “..feri müdahale talebinde  bulunan M. B.Türk A.Ş yönünden usulüne uygun bir katılma söz konusu olmadığından temyiz isteminin reddine karar verildiği,  mahkemenin davacının kar kaybının reddi hususunda ki kararında bir isabetsizlik bulunmadığı bu nedenle davacı tarafın tüm temyiz itirazlarının reddine, TTK 1268 maddesi uyarınca ıslah tarihine kadar 2 yıllık zamanaşımı dolması nedeniyle ıslahla artırılan sigorta tazminatının reddine karar verilmesi gerektiği….” Gerekçesi ile bozularak gönderilmiştir.

Mahkememiz usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmasına karar vermiş ve dosyayı yeniden incelemiştir. Bozmadan asli müdahale talebinde bulunan M.  B. Türk A. Ş  talebi  Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere ilk yargılama sırasında   usulüne uygun bir katılma olmadığından temyiz itirazları da reddedilmiş olup Yargıtay’ın bu kararı ile bu husus kesinleşmiş olup yeniden yargılama konusu yapılamayacağından talep reddedilmiştir.

Davacı ise 1 Ekim 2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK  107 maddesi ile belirsiz alacak davası açma imkanının getirildiğini  burada zamanaşımı probleminin giderilmesinin amaçlandığı  6100 sayılı HMK nın 448 maddesine göre de henüz tamamlanmış bir işlem olmaması nedeniyle lehine uygulanarak karar verilmesini ve kararda dilenilmesini talep etmiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun zaman itibariyle uygulanma başlıklı 448. maddesi “ Bu kanun hükümleri tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır.” Kuralını getirmiştir. Yasadan anlaşılması gereken  1 Ekim 2011 den önce açılmış ve tamamlanmış olan usul işlemleri geçerliliklerini koruyacak bu işlemlerin HMK’ na göre tekrarlanması söz konusu olmayacaktır. Ancak 1 Ekim 2011’den sonra yapılacak yeni işlemler HMK hükümlerine göre yapılacaktır. 6100 sayılı HMK yargılamayı beş safhaya ayırmıştır. Dilekçeler teatisi, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama ve hüküm. Somut olaya baktığımızda HUMK uygulandığı dönem içinde bu sahalar tamamlanmış ve hüküm kurulmuştur. Yargıtay bozma ilamı HUMK çerçevesinde verilmiş olup verildiği andan itibaren bozma konusu yapmadığı bir başka anlatımla onanan kararın bölümleri yönünden yeniden HMK ya göre bir yargılama yapılması mümkün değildir. Yargıtay davacı tarafın tüm temyiz taleplerini reddettiğine göre ve ıslah dilekçesinin verildiği anda iki yıllık zamanaşımının dolduğu tespit edilerek bu talebin reddine karar verilmesi yönünde bozma hükmü kurulduğu andan itibaren artık  HMK 448 maddesinde belirtilen temyiz ve bozma kararı işlemleri artık tamamlanmıştır.  Geriye dönerek davacının aleyhine olan bir bozmayı yeni yasa ile lehine değerlendirmek mümkün değildir. Kaldı ki HMK 107 maddesinde “… Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir…” kuralı gereği  belirsiz alacaklar davacının alacağın miktarının belirlenmesinin kendisinden beklenmeyeceği durumlarda söz konusudur.  Oysa davanın konusuna baktığımızda araçta meydana gelen hasar ve mahrum kalınan kardır. Bu zararların tamamı dava açıldığı anda davacı tarafından bilinmemesi mümkün değildir. Davacı vekilinin iddiasının tam tersine 6100 sayılı HMK kısmi dava başlıklı 109. maddesinin ikinci fıkrasında” Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz…” düzenlemesi ile artık alacağın tamamının belirli olduğu durumlarda kısmi dava açılmayacaktır  tüm bu nedenlerle davacı tarafın iddiaları dikkate alınmamıştır.

Yargıtay’ın bozma konusu yaptığı ıslah ile artırılan kısım kararda da belirtildiği üzere iki yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığından davacının bu talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM; yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Mahkememizce verilen 03/02/2010 tarihli kararda Yargıtay Bozma İlamı da bozma dışındaki hususlar kesinleşmiş olmakla, bu yönde yeniden karar vermeye yer olmadığına,

2-Davanın kısmen kabulü ile 20.000,00 TL nin 01/05/2007 tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının ıslaha talep ettiği miktarı 2 yıllık zaman aşımı süresi dolması nedeniyle davanın reddine.

3-Peşin alınan 337,50-TL harç ile önceki kararda belirtilen ve davalı tarafından yatırılması gerekirken davacı tarafından yatırılan 4.387,50-TL harç toplamı 4.725,00-TL harçtan alınması gereken 1.188,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.537,00 TL fazla harcın karar kesinleştiğinden istek halinde davacıya iadesine,

4-Davacı tarafından yapılan 1.203,30-TL bakiye harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

5-Davacı tarafından yapılan ve önceki kararda belirtilen 212,00-TL yargılama giderleri ile sonra yapılan 70,00-TL temyiz ve posta pulu gideri toplamının 282,00-TL yargılama giderlerinden kabul edilen kısma göre 41,77-TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinden bırakılmasına,

6-Davalı tarafında yapılan 50,00-TL temyiz ve posta pulu yargılama giderinden reddedilen kısma göre 42,59-TL'sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,

7-Kabul edilen kısım davacı vekili için takdir edilen 2.400,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,

8-Reddilen kısım üzerinden davalı vekili için takdir edilen 10.970,00-TL ücreti vekaletinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,

Dair  taraf vekillerinin   yüzüne karşı HUMK. 432 maddesine göre temyiz süresi on beş gün olup, temyiz süreleri ilamın usulen taraflardan her birine tebliği ile başlamak üzere Yargıtay yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/10/2011

 

 

 

 

 

                                                            

                                                           T.C

                                           TÜRK MİLLETİ ADINA

                             4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KONYA

                                              GEREKÇELİ KARAR

 

ESAS NO      : 2013/… Esas

KARAR NO  : 2014/….

HAKİM           : H.T.  32289

KATİP           : R. D. 102946

 

DAVACI        : D.P.- .  Kale Köyü  Selçuklu/ KONYA

VEKİLİ           : Av. A. Ö.  Kürden Mah. Meram Yeni Yol Cad. No: 254 Meram/ KONYA

DAVALI         : İ. SİGORTA A.Ş.

VEKİLİ           : Av. F. R.L. - Armağan Mah. Yeni Meram Cad. No: 76 Meram/ KONYA

ASLİ MÜDAHİL       : M. B. FİNANSMAN TÜRK A.Ş - 

Zincirlikuyu Kore şehitleri Caddesi Miktar Ulu ünlü Sokak No:23 K:3 Sarıyer/ İSTANBUL

VEKİLİ                      : Av. N.M. E.

DAVA                       : Alacak

DAVA TARİHİ          : 08/05/2007

KARAR TARİHİ      : 10/04/2014

KARARIN YAZILDIĞI TARİH      :02/05/2014

 

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin müddebbir bir tüccar olduğunu ticari işletmesinin gereği olarak Daini mürteini daimler C.Finansman Türk A.Ş ve ruhsat sahibi müvekkili olan 42… 1… plaka nolu 45…….. motor nolu  N…. 37………şasi nolu M.marka çekici cinsindeki aktik beyaz renkli aracı araç filosuna kattığını, aracın filoya katılması sebebiyle araç üzerinde ki oluşacak olası riskleri güvence altına almak için davalı İ. Sigorta A.Ş ile 12/10/2006 tarih saat:13:50 de bir yıl süre ile 9….. nolu acenta aracılığı ile 134……Y-0 poliçe nolu kasko sigorta poliçesini yaptırdığını, söz konusu aracın kimliği belirsiz kişi veya kişilerce çalındığını meydana gelen bu olay nedeniyle 52….. dosya numarası ile sigorta şirketine haber verildiğini, olay üzerinden 5 ay gibi bir süre geçmiş olmasına rağmen davalı tarafça müvekkiline karşı olumlu yada olumsuz herhangi bir bilgi verilmediğini, müvekkilinin davalı tarafa Konya 2. Noterliğinin 24 Nisan 2007 tarih ve 8…..yevmiye nolu ihtarı ile yükümlülüğün yerine getirilmesini istemiş fakat herhangi bir gelişme olmadığını tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla daini merteini daimler C.Finansbank türk A.Ş. ve ruhsat sahibi müvekkili olan 42 ….1.. plaka nolu aracın kasko podliçe bedelinden doğan 20.000,00-TL nin davalı yanın tamamen kusurlu hareketi ile süresinde poliçe bedelini ödememesi nedeni ile meydana gelen 5.000,00-TL kar mahrumiyetinin toplamda 25.000,00-TL nin olay tarihi olan 29.12.2006 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ihbar yükümlüğüne aykırı davrandığını ve kasden gerçeğe aykırı beyanla tazminat talebinde bulunduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile talep edilen miktara itiraz ettiklerini zira Kasko sigortası genel şartlarının 3.3.1.4 maddesine göre aracın çalınması halinde sigortacının azami sorumluluk haddini geçmemek üzere, aracın çalınma günündeki değeri ödenir ibaresi edeniyle talep edilen miktarın davacının haksız zenginleşmesine sebep olacağını, kar mahrumiyeti talebinin de teminat kapsamı dışında olduğunu, talep edilen faize ve başlangıç tarihine itiraz ettiklerini tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

ASLİ MÜDAHİL TALEBİ

Asli müdahil M. - Benz Finansman Türk A.Ş. vekili dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin harçlandırılmış bir dava dilekçesi ve dolayısı ile geçerli bir talebi olmadığını, mevcut durum itibari ile geçerli ve usulüne uygun bir müdahilliğinin ve sıfatının bulunmadığını, muaccel olan sigorta tazminatının ödenebilmesi için, bütün rehinli alacakların rızasının bulunması gerektiğini, sigorta süresi içinde riziko meydana geldiği takdirde, hasar bedeli davacı bankaya rehinli olan aracın kredi borcunun bir güvencesi niteliğinde olduğunu, bu durumda dain-i mürtehin'in muvafakatı olmaksızın, hasar ödemesinin sigortalıya yapılamayacağını ve yapılan ödemenin davalıyı borçtan kurtarmayacağını, sigorta tazminatının sigortalanan araç üzerinde dain-i mürtehin sıfatı bulunan müvekkil şirkete ödenmesi gerektiğini, müvekkil şirketin muvafakatı davacının iyi niyetle, tazminat talep edip borcunu ödeyeceği düşünülerek verildiğini, davacının iyi niyetli olmadığını, D.P. nin kendisine tanınan sürenin dolmasına rağmen, yapması gereken ödemeleri yapmadığı, konkordato müessesesini kötüye kullanıp borçlarını ödemediğini, müvekkil şirketin işbu davaya asli müdahil sıfatı ile kabul edilmesini, rizikonun gerçekleşmiş olmasından dolayı, ödenmesi gereken sigorta bedelinin muacceliyet tarihi olan 01/05/2007 tarihinden itibaren işlemiş faiz ile beraber taraflarına ödenmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 

Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/….Esas 2011/…. Karar sayılı dosyası Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/…. Esas 2012/1…. Karar 11.12.2012  tarihli ilamı ile bozularak dönmekle, Usul ve Yasaya uygun bulunan Bozma ilamına uyulmuş ve bozma kararı doğrultusunda işlemler yapılmıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE

Mahkememiz yapmış olduğu yargılama neticesi 03/02/2010 tarihli kararında rehin hakkı sahibinin muvafakat vermesi nedeniyle  ıslah dilekçesi de dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile  115.000,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine davacının kar mahrumiyeti talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karar temyiz edilmekle Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 26/10/2010 tarih 2010/…. esas 2010/….. karar sayılı ilamı ile feri müdahil M. Benz Türk A. Ş temyiz etmiş ise de harçlandırılmış bir dilekçe söz konusu olmadığından temyiz istemlerinin reddine, kar kaybı yönünden verilen ret kararında bir isabetsizlik olmadığından bu yöndeki temyiz itirazlarının reddine ancak TTK 1268. Maddesi  gereği ıslah talebinin iki yıllık zamanaşımı kapsamında kaldığından ıslah ile artırılan kısım yönünden talebin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.

 

Mahkememiz bozma kararına uyarak11/10/2011 tarihli kararı ile  Yargıtay bozma ilamı dışındaki hususlarda bozma kararı olmadığından bu hususta yeniden hüküm kurmaya yer olmadığına, davanın kısmen kabulü ile 20.000 TL 01/05/2007 tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont faizi ile davalıdan tahsiline fazla istemin reddine karar verilmiştir. Verilen bu kar temyiz edilmekle  bu kez  Yargıtay 17. HD. 15/03/2012 tarih 2012/…. esas 2012/…. karar sayılı ilamı ile  müdahale talep eden  M. B. Türk A. Ş nin daini mürtehin olarak müdahalesi kabul edilerek davacıya verilen muvafakatnameden sonra davacının konkordato ilan ettiğini ve kendisine tanınan süre içinde ödemelerini yapmadığı gerekçesi ile tazminatın kendisine ödenmesi yönündeki talebinin değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.

Mahkememiz bozma kararına uyarak dosya yeniden ele alınmış ve asli müdahale talep eden M. B. Türk A. Ş müdahilliği kabul edilerek delil olarak gösterdiği Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/….esas sayılı dosyası getirtilip incelendiğinde davalı aleyhine konkordatonun feshi kararı verildiği anlaşılmıştır. Ayrıca davaya müdahil olan M. B. Türk A. Ş muvafakatnameden vazgeçtiğine ilişkin beyanı da alınmıştır.

HMK 65. Maddesinde “Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir.(2) Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.”  Demekle davanın konusu hakkında hak sahibi olduğunu iddia eden kişilerin asli müdahil olabileceği ve bu kişiler hakkında da asıl dava ile birlikte bir karar verileceği belirtilmiştir. Somut davada her ne kadar davacı D.P. 42 ….. 1… plakalı aracın çalınmasından dolayı sigorta şirketi hakkında tazminat davası açmış ise de eski unvanı D. C. Finansman Türk A. Ş olan M. B.Türk A. Ş daini mürtehin olduğu önce muvafakat vermiş ise de davacının Konya 1. ATM 2008/… esas sayılı dosyası ile konkordato ilan ettiği arkasından ödemelerini yapmaması üzerine hakkında alacaklılar tarafından konkordatonun feshi davası açıldığı ve Mahkememizin 2013/.. esas sayılı dosyada ise Somut davada davalı konkordatonun tasdiki kararından sonra hiçbir ödemede  bulunmadığı anlaşıldığından konkordatonun feshine karar verildiği, bu karardan da anlaşıldığı kadarı ile davacının borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğu ve konkordato ilan etmesine rağmen buradaki taahhütlerini yerine getirmeyerek borçlarını ödemede iyi niyetli bulunmadığı ortaya çıktığı ve davaya müdahil olan daini mürtehin M. B. Türk A. Ş tazminatın kendisine ödenmesi yönündeki talebinin yerinde olduğu bu durumda davacının muvafakat geri alınması ile davacı olarak  D. P.’nin aktif husumet ehliyetinin kalmadığı  anlaşıldığından açtığı davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle  reddine , asli müdahil M. B. Türk A. Ş talebinin kabulü ile 20.000 TL tazminatın asli müdahilliğe karar verildiği 11/10/2010 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan alınarak asli müdahile verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- Davacı D.P.'nin açtığı davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine,

2- Asli Müdahil M. B. 'in talebinin kabulü ile 20.000,00 TL tazminatın asli müdahile dilekçesinin verildiği tarih olan 11/10/2010 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan alınarak asli müdahile ödenmesine,

Davacı D. P. tarafından açılan davada;

Peşin alınan 4.725,00 TL harçtan alınması gereken 25,20 TL karar harcının mahsubu ile bakiye 4.699,80 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine.

Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.

Davalı tarafından yapılan önceki kararda belirtilen 50,00 TL yargılama gideri ile sonra yapılan 31,00 TL posta gideri toplamı 81,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.

Davalı vekili için takdir edilen 1.500,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.

Asli Müdahil M. B.'in talebi ile ilgili olarak;

Alınması gereken 1.366,20 TL harçtan peşin alınan 297,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.069,20 TL eksik harcın davalıdan tahsiline.

 Asli Müdahil tarafından yapılan 318,30 TL harç gideri ve 64,00 TL posta pulu gideri toplamı 382,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak asli müdahile verilmesine.

Asli Müdahil vekili için takdir edilen 2.400,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak asli müdahile verilmesine.

Dair  taraf vekillerinin yüzüne karşı HUMK. 432 maddesine göre temyiz süresi on beş gün olup, temyiz süreleri ilamın usulen taraflardan her birine tebliği ile başlamak üzere Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/04/2014

 

                                                          T.C.

                                                     YARGITAY

                                                17. Hukuk Dairesi

 

ESAS NO      : 2012/….

KARAR NO  : 2012/……   

 

                                          Y A R G I T A Y   İ L A M I

 

 

MAHKEMESİ           : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

TARİHİ                     : 11/10/2011

NUMARASI              : 2011/….2011/….

DAVACI                   : D. P.

DAVALI                    : İ. Sigorta A.Ş.

FERİ MÜDAHİL      : M. B.Finansman Türk A.Ş

 

        Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davalı vekili ve asli müdahale talep eden feri müdahil vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

 

                                                       -K A R A R-    

           

      Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı nezdinde kasko sigortalı olduğunu, aracın çalındığını ancak sigorta bedelinin ödenmediğini ileri sürerek 20.000,00 TL kasko tazminatı ve 5.000,00 TL kar mahrumiyetinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile taleplerini  115.000,00 TL kasko bedeli ve 20.000,00 TL kar mahrumiyeti olarak artırmıştır.

        Davalı vekili, zamanaşımından sonra talepte bulunulduğunu, aracın anahtarla çalınması nedeni ile teminat dışı olduğunu savunmuştur.

       Dain mürtehin Mercedes Benz Finansman Türk A.Ş asli müdahale talebinde bulunmuştur.

     Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, ıslah talebinin zamanaşımından sonra yapıldığı, asli müdahale talebi konusunda bozma ilamından önce usulüne uygun katılma olmadığından reddi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 20.000,00 TL'nin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili, asli müdahale talep eden feri müdahil vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

       1-Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan, sigorta değerinin tazmini istemine ilişkindir.

Davaya müdahale eden Mercedes Benz Finansman Türk A.Ş, sigortalı araç üzerinde rehin hakkı bulunan alacaklıdır ve poliçede de dain mürtehin olarak görünmektedir. Dain mürtehin vekili 11.10.2011 tarihinde verilen dilekçe ile asli müdahale talebinde bulunarak, sigorta değerinin tahsili için davacıya verilen muvafakatnameden sonra davacının konkordato ilan ettiğini ancak kendisine tanınan sürenin dolmasına rağmen yapılması gereken ödemeleri yapmadığını, kötü niyetli davrandığını, alacağın tahsili imkanı kalmadığını ileri sürerek sigorta tazminat bedelinin müvekkiline ödenmesini talep temiştir. Usul Kanununda yer almamış olmasına rağmen gerek uygulama, gerek doktrinde asli müdahalenin varlığı kabul edilmiştir. Asli Müdahale bir davada bir kimsenin kendi hakkını korumak için fer'i müdahalede olduğu gibi taraflara bağlı olmaksızın iddiada bulunması demektir. Somut uyuşmazlıkta asli müdahale talebinde bulunan Mercedes Benz Finansman Türk A.Ş dava konusu araç üzerinde rehin hakkı sahibi olup müdahalede hukuki yararı vardır. Davanın her aşamasında davaya müdahale mümkündür. Bu nedenle usulüne uygun olarak yapılan asli müdahale talebinin kabulü ile talep sonucu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin reddi doğru görülmemiştir.

       2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.

       SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle asli müdahale talep eden Mercedes Benz Finansman A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2  numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı, davalı ve asli müdahil'e geri verilmesine 15.3.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 Başkan                       Üye                   Üye                        Üye                       Üye

A.Velioğlu            A.Ş.Sertkaya        L.E.Köksal             S.N.Canpolat            S.Kul